ERKENEK’İN COĞRAFİ YAPISI
Erkenek Beldesi Malatya ili Doğanşehir ilçesine bağlıdır.
Malatya iline 90 km., Doğanşehir ilçesine 30 km.’dir.
Malatya-Adana karayolu üzerinde dört tarafı dağlarla
çevrili ova üzerinde kurulmuştur. Yerleşim alanı daha çok
düz ve verimli topraklar üzerine yapılmıştır. Kasabanın
doğusunda Çamurlu, batısında Arıktepe ve Boruk Dağı (2110
m) güneyinde Akdağ (2110 m) kuzeyinde Kepez Dağları
bulunmaktadır. Erkenek Beldesinin deniz seviyesinden
yüksekliği 1400 m’dir. Yüksek tarım alanlarında bu
yükseklik 1800 m.’ye kadar çıkmaktadır. Beldeyi Malatya-
Adana Karayolu ikiye ayırır. Yolun güneyindeki evleri
Devlet tabii afetlerden zarar gören vatandaşlar için yapmış
kuzeyindeki evleri ise vatandaşlar kendileri yapmıştır.
1954 yılında yapılan karayolu ile ulaşım imkanları artan
Erkenek Beldesi, Doğu Anadolu bölgesinin taştan oyma ilk
karayoluna sahiptir. Erkenek Beldesi 1954 yılında Belediye
olmuştur.Beldeye Karadere, Gücük, Karanlıkdere mezraları
bağlıdır. Beldenin ev, sokak ve caddeleri imar planına
uygun olarak yapılmış olup altyapı sorunu bulunmamaktadır.
Kasabanın sokakları büyük oranlarda ağaçlandırılmış, evler
baharla birlikte yeşil ağaçlar arasında adeta
kaybolmaktadır.Erkenek (yazısı) Ovası genelde kumlu ve
humuslu topraktan oluşmuştur. Toprağın verimi normal,suyu
bol ve yeşilliği bol bir yerleşim yeridir. Dağlarında suyu
bol olan yaylalar bulunmaktadır. Bu yaylalara sürü
sahipleri yaz aylarında hayvan otlatmak için göçerler.
Kasaba, denizden 1400 metre yükseklikte olduğu için yazları
serin, kışları ise çok soğuktur.Kışın kar kalınlığı yüksek
değerlere çıkar ve zaman zaman karayolu ulaşıma kapanır.
Yüksek dağlarda Temmuz aylarına kadar karın mevcut olduğu
görülür. Baharla birlikte kasaba, yeşil bir örtüye bürünür.
Son yıllarda yapılan barajların etkisi ile ikliminde bir
değişikliğe uğramış olup Akdeniz ikliminin hakim olduğu
görülmektedir.
Erkenek Kasabasının genellikle dağları ağaçsız olup, Kepez
Dağlarında bodur meşeler, Çamlıbel ve Söğüt Tepesi
mevkiinde ise çam ağaçları bulunmaktadır. Sakaltutan
suyunun geçtiği bölgelerde çınar, kavak ve söğüt ağaçlarına
bolca rastlanır. Mesire yeri olarak Sakaltutan, Elektrik
Santrali, Yurt yeri, Kurt deresi, Bentağzı, Karasu
sayılabilir. Özellikle Sakaltutan, yaz mevsiminde çevre
illerden gelen ziyaretçiler ile şenlenir. Kasabanın
görülmeye değer çok sayıda doğal güzellikleri
bulunmaktadır. Bunlar içerisinde en önemlileri; Elektrik
Santrali şelalesi, Sulama tünelleri, Güpdüştü şelalesi,
Eskiköy ve vadisi, Kınalıtaş mevkiindeki yeşil renkli
taşlar, Reşadiye Geçidi, Karanlıkdere Geçidi, Karayolu
Tüneli, Yumurta Köprü ve Bozkavak sayılabilir.
Kasabada, son yıllarda okuma oranı, üniversite kazanan
öğrenci sayıları ile gittikçe artmıştır. Kasabada açılan
biçki-dikiş kursları genç kızlar tarafından büyük ilgi
görmektedir. Amatör şiir ve ses sanatçıları güzel beste ve
şarkılarını çeşitli kurs ve sergilerde ortaya
koymaktadırlar. Sportif alanlarda futbol ön plana
çıkmıştır. Atletiz alanında özellikle 10.000 m. koşuları
sıkça yapılmaktadır
1995 yılı nüfus sayımına göre 6389 kişi olan nüfus 2000
nüfus sayımına göre 11950’ye çıkmıştır. Kasabanın nüfusunu
etkileyen en önemli faktörler işsizlik ve kış aylarının
uzun ve sert gecmesidir. Bu dönemlerde genç nüfus Akdeniz
Bölgesine çalışmaya gider. Yaz dönemlerinde nüfus 15 ile
20.000’e çıkmaktadır.NÜFUSU
1995 yılı nüfus sayımına göre 6389 kişi olan nüfus 2000
nüfus sayımına göre 11950’ye çıkmıştır. Kasabanın nüfusunu
etkileyen en önemli faktörler işsizlik ve kış aylarının
uzun ve sert gecmesidir. Bu dönemlerde genç nüfus Akdeniz
Bölgesine çalışmaya gider. Yaz dönemlerinde nüfus 15 ile
20.000’e çıkmaktadır.
Erkenek’in,Malatya şehir merkezine uzaklığı
seksenbeş(85) kilometre,Doğanşehir’e uzaklığı yirmiyedi(27)
kilometredir.
Erkenek,etrafı dağlarla çevrili bir ova üzerinde
kurulmuştur. Denizden yüksekliği 1440 metre, Doğanşehir’den
yüksekliği 400 metredir. Yükseklik nedeniyle yazları serin
kışları ise çok soğuktur. Temmuz ayına kadar dağlar
karlıdır. İklim koşulları yakınındaki Sürgü
Kasabası’ndan,Doğanşehir’den ve Adıyaman’ın Gölbaşı
ilçesinden daha serttir.
Kasabanın yerleşim merkezi ikinci derece deprem
kuşağı üzerindedir. 05.05.1986 ve 06.06.1986 tarihlerinde
richter ölçeğine göre sırasıyla beş nokta sekiz(5.8) ve beş
nokta altı(5.6) şiddetlerinde iki ayrı deprem olmuştur. Bu
depremlerin artçı şokları üçer ay sık sık tekrarlamıştır.
Bu durum kasaba halkını tedirgin etmiş ve o dönemlerde
halkın çadırlarda yaşamasına yolaçmıştır. Her iki depremde
de can kaybı meydana gelmemiş fakat otuz(30) ev
ağır,yetmiş(70) ev orta ve yüz(100) ev hafif derecede hasar
görmüştür. Depremlerden sonra kasabaya devlet tarafından
afet evleri yapılmış ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılmıştır.
Kasabanın içme suyu çok güzel ve soğuktur. Kış
aylarında su ısınır,yaz aylarında soğur. İçme suyu iki
kilometre uzaklıkta bulunan Kumak denilen,Erkenek’in
kuzeyinde yer alan Kızkapan Dağı’nın dibinden çıkarak
gelmektedir. Akdağ eteklerinden çıkıpta Sakaltutan suyuna
karışan suyu D.S.İ tarafından 1975 yılında iki tünel ve
geri kalanına da kanal yaparak geliştirilmiştir. Bunun bir
tüneli vardır. Bu su 1989 yılında getirilerek tarlaları
sulamaya başlamıştır. Erkenek’in doğusundaki toprakları ise
D.S.İ tarafından vurulan artezyen kuyularından çıkarılan
sularla sulanmaktadır. Sekiz tane artezyen kuyusu vardır.
Yurtyeri denilen yerden de sulama suyu akmaktadır.
Kasabaya altı kilometre uzaklıkta olan Bent Ağzı denilen
yerden de sulama suyu akmaktadır.